Sürdürülebilirlik, günden güne markaların ve şirketlerin amaçları arasına giren ve sıklıkla karşımıza çıkan bir terim olmaya devam ediyor. Özellikle çevre kirliliği, iklim krizi gibi gerçekliklerin görünürlüğünün artması ile birlikte “Dünyaya verilen zararı nasıl giderebiliriz?” veya “Bu zararın bir parçası olmak istemiyorum.” diye düşünen oluşumların ve kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

Her yıl 100 milyardan fazla kozmetik ürün ambalajı üretiliyor ve bu da ciddi anlamda karbon emisyonu anlamına geliyor. Doğal kaynaklarımız, dünya nüfusunun artması ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi nedeni ile her geçen gün azalmaktadır. Bu nedenle malzeme tüketimini azaltmak, değerlendirilebilir nitelikli atıkları geri dönüştürmek sureti ile doğal kaynakların verimli olarak kullanılması gerekmektedir.

Her yıl, dünyanın her yerinde insanlar şok edici miktarda çöp üretiyor. Çoğu hala doğaya atılıyor. Küresel düzeyde yalnızca yaklaşık %13’ü geri dönüştürülüyor. Atıklar, dünyamızın gitgide kirlenmesine ve doğaya zarar vermemize neden oluyor. Oysa atıkları azaltmak ve bu sayede doğayı korumak sanılandan çok daha kolay! Üstelik atık miktarını azaltmak için girdiğimiz bu yolda tasarruf etmemiz de mümkün!

Defne yaprağı yağı, Laurus Nobilis adıyla bilinen akdeniz defnesinin yaprağından kaynatma ve damıtma yöntemi ile ortaya çıkan bir yağdır. Genellikle zeytinyağı ile karıştırılarak sabun yapımında kullanılır.

Defne, sağlık ve güzellik simgelerinden biri olarak görülür. Defne ağacı ve bu ağaçtan elde edilen defne yağı, Türkiye’nin dünyaya sunduğu hazinelerden biridir.

Doğanın nimetlerinden zeytinyağının saçlar üzerindeki besleyici etkisi ile yıpranmış saçlarınızı eski haline getirebilirsiniz. Saçtaki nem oranını kontrol eden zeytinyağı şampuanı ile dolgun ve ışıldayıcı bir görünüme sahip olabilirsiniz.

Mersin bitkisi; ANTİSEPTİK ve ANTİMİKROBİYAL özelliğe sahiptir. A Vitaminince zengindir. Egzamada kullanılır.

Plastik ve karton gibi ambalajlar içinde satılan kozmetik ürünler, her yıl doğada çözünmesi yüzyıllar süren ya da hiç çözünmeyen tonlarca atık üretir.

Sağlıklı bir cilt; parlak, nemli, pürüzsüz bir görünüme sahiptir. Cilde ne kadar doğru bakılırsa parlaklığı ve sağlıklı görünümü o kadar uzun olur.

Baş Tanrı Zeus’un oğlu olan güneş tanrısı Apollon, her sabah dört tanrısal atın çektiği altın arabası ile gökyüzünü bir uçtan bir uca dolaşırmış. Bir gün yine altın arabası ile dolaşırken, elinde oku ve yayı bulunan bebek yüzlü Aşk Tanrısı Eros’a rastlamış. Eros’un elindeki ok ve yaya bakan Apollon kendisini tutamamış ve Aşk Tanrısına; “Ey aşkın tanrısı! Bu savaş araçları senin eline hiç yakışmıyor. Onları bana verirsen savaş meydanlarında kullanırım. Bilirsin benim oklarım her şeyi vurabilir” demiş.